29 Ağustos 2007 Çarşamba

bu yazıyı yemekten önce okumayın...

masalarının üzerinde kovayla ekmek ve peçete yerine pembe yağlı kağıt bulunduran, üç delikli tuzluğa karabiber, tek delikli baharatlığa tuz koyan,eskiden beyaz olan önlüğüne ellerini sürerek temizleyen aşcısının " buyruuuun tas kebabı, imambayıldı,taze fasülye, tavuk çevirme,mercimek çorba,pilav ne alırsınız efendim" diye çığırtkan ve pazarlamacı edasıyla karşıladığı restaurant da nasıl yemek yedim bilmiyorum... arkadaş için çiğ tavuk yenir dedikleri böyle bişey herhalde. adam illede ekşli ayran tadı bozulmış domates ve çok yağlı döner yemek istedi ne yapayııım...

1 yorum:

arzu tülek dedi ki...

sen buna benzer bir hikaye daha yazmıştın kaptan, ne çok çiğ tavuk yiyorsun hep bundan kaybediyorsun galiba...