10 Ekim 2010 Pazar

10on10


Bugün,
Bence tarihin hatrına,
...Çoğu çıplak, azı yalnız insanların sevişme günü.
Çünkü nereye çevirsem başımı,
hep,
henüz öldürülmüş ve muhtemelen fazla uzağa gidememiş,
sıcacık bir cenin çığlığı var etrafta.
Üzülmüyorum,
Ağlamıyorum da.
Kulaklarımın yaşını silerken,
gözlerim paslanıyor,
o kadar.
Tanrı yazdıklarımı okutur mu bilmem ama,
Sanırım,
yaklaşıyoruz sona.

Sanki,
Kararsızlık değil de,
Kara bir arsızlıktı bizi korkutan.
Ya da
bütün renksel birleşimlerde akan o kırmızının,
Kara yılanıydı.
Bir bakıma, yalandı.
Hani, siyahın o muhteşem gizemi vardı ya,
Orada kaybolmaktı.
Ki zaten
bize de kaybı bol intiharlar bıraktı.
Ve Tanrı inşallah yazdıklarımı okutmaz ama,
Sanırım,
yer ya da gök yüzünden siliniyor hatıralar da.

Bugün,
Kendisini arafın tepesinde sallandıran
bir devrimcinin ölüm günü de olabilir,
Gideceği yer meçhul,
Gideceği yer cennet,
Gideceği yer cehennem,
Gideceği yer mutlaka s'onsuz.
Gidip gideceği tek yer aşk.
kanunsuz,
udsuz,
sazsız,
sözsüz...
Bir müziğin bütün notalarını alıp,
bütün ezgilerine tecavüz edip,
adını 'paramparça' koyan kalplere göreyse,
gideceği o yer,
mutlak huzursuzluk.
Tanrı yazdıklarımı okutmasın ama,
Sanırım,
bütün melekler in'di*, geçen zamanda.


10on10 | 21:30
MerveCeylan

Hiç yorum yok: