17 Mayıs 2010 Pazartesi

anlamaz kimse beni...

İnsan içinden gelen her şeyi söylediğinde tepki alır mutlaka yada almaktan korkar ve söylemez. Yemek nasıl olmuş diye soran ev sahibesi hanım aslında yemeğine iltifat beklemektedir, madem bu yemeği yiyeceksin o zaman bedelini ödemen gerek der gibi sorar… ve ben tuzsuz olmuş diye samimi bi cevap verdiğimde yüzünün aldığı şekilden anladığım kadarıyla ben bi halt etmişimdir ve muhtemelen arkamdan kocasına “ senin şu yeğenin ne kadar kaba biri insan bi ellerine sağlık çok güzel olmuş der insan” diye şikayet etmiştir ve kocası o an tv de kanal değiştirip seyredecek bişeyler ararken aslında karısının ne anlattığının da farkında değilken “hıııı hı” diye cevaplar…
Ehhh be adam sende bi “ çok güzel olmuş diyemez misin diline mi yapışır” dediğinizi duyar gibiyim; evet dilime yapışmaz ama ben bükemiyorum dilimi o an yemek tuzsuzsa ve tadı hoş değilse güzel diyemiyorum ellerine sağlık diyorum yemeğim bitince ama güzel diyemiyorum. Bunu dersem yarın sevmediğim birine “seni seviyorum” da derim… siz ister misiniz size birisi sevmediği halde seviyorum desin))) hayır istemezsiniz tabiî ki…

Güce sahipseniz ahlaksız olmanız bişeyi değiştirmez önemli olan güçtür…Bizim sorunlarımızdan biride bu… futbol tartışıyoruz bir arkadaşımla rakip kalecilerin basit goller yemesinden bahsedip fener bahçeyi taşlıyorum verdiği cevaba bakın “ asıl yaranız Selçuk ,40 metreden attığı şutla açtı o yarayı… bizim başkan büyük adam olduğu için sizin kaleciyi de satın almıştır” rakibin kalecisini satın alabilmek bir güç, ve o güce sahip olanda büyük adam oluyor. Anlayış bu…

Kimse bilmez gerçekte kimseyi…

Kimse kimseyi anlamaz…

Ancak izin verdiği kadar, ancak anlattığı kadar, ancak çektiği çizgiye kadar…

En iyi dostluk bile sınırlıdır… İnsanın içindeki o dipsiz, karanlık kuyudan çıkmaz öyle her duygu, her söz… Onaylanmama korkusu, sevilmeme korkusu, anlaşılmama korkusu… Korkaktır insan gerçekte… Dokuz köyden de kolay kolay kovulmak istemez…

Birde mağdur olanın arkasında oluruz ne kadar ahlaksız olduğu umurumuzda değildir…deniz Baykal karısını evli olan kalem müdürü hanımla aldatmış sonra o bayan baykalın partisinden milletvekili olmuş… rezalet bu ve birileri bunu kayda almış ve yıllar sonra internete sunmuş…ama herkes baykala yapılan haksızlık diye söze başlıyor, mesajlar yağıyor baykala geçmiş olsun diye…ancak Baykal bu olayı kamerayla çekenleri bulun diye sitem ediyor hükümete… işte birini mağdur pozisyonuna sokarsan kimse dokunmaz… dokuz köyden kovulmayı göze alanlar hariç…
Bu olay üzerine başbakanın yaptığı “karısını aldatan insanın bizim nazarımızda değeri yoktur” açıklama tüm aldatılan kadınların oyu olarak ak parti hanesinede yazılır, tıpkı chp nin mağdurluktan alacağı oylar gibi… bunuda söyliiim))))

Bazen kimse bilmez birini ne kadar çok sevdiğini…

Kimse bilmez ne derece nefret ettiğini…

Kimse bilmez kızgınlığını ya da sebebini…

Kendine kızmak, kendini sevmek, kendine acımak gerekir bazen… Kimse bilmeden, kimse duymadan… Kiminin en iyi dostu sadece kendidir, kendi kendine dertleşir hep, kendi kendine itiraf eder, kendi kendine kızar…kendine hesap vermek lazım bazen… düşmanın belden aşağı vurup hesap sormadan önce…

Anlamıyor kimse beni…
Anlatamıyorum yada…mevzu ne olursa olsun anlaşamıyoruz… siyaset diyorum hangi partidensin diyor, benim partim yok tek derdim bu ülkenin bekası diyorum , koyunsun yani diyor bir partiye oy vermek mesele değil diyorum bizim içimizde iktidar mücadelesi bu ülkeyi daha ileri kim götürür mücadelesi olmalıydı, ama biz diyoruz ki siz yıkmak istiyorsunuz siz bölmek istiyorsunuz biz buna izin vermeyeceğiz… bu anlayışlar doğruysa zaten bölünmüşüzdür… birlik olmamız lazım diyorum kimse anlamıyor…

Konu Spor mu; ben diyorum ki bizim içerde yarışımız tüm rakiplerimizin paçasından tutup aşağı çekelim bütün kupalar bizim olsun yarışı…))) bu ülkede rakibinin zaten sorunlarla boğuşarak yaptırdığı stadyumun yapılmasını engellemeye çalışan kulüp başkanı var…(((( ben diyorum ki rakibine hile yapma ondan daha iyi takımlar kur o da senden iyisini kurmaya çalışsın bu ülke bir şampiyonlar ligi kupası görsün bir dünya kupası alalım, diyorum kimse anlamıyor bu ülkede hakemlerle yada korkutarak yada başka oyunlarla şampiyon olabilirsin ama avrupada bahar aylarında hiç takımın olmaz böyle…
Evet, seni anlıyorum demek zordur…

Anlayamaz çünkü kimse… Belki biraz ama hepsini değil… Karanlık bir noktaya, kısa bir suskunluğa, ama işte öyle diyen bakışlara kadar ilerlersin sadece…

Haykırmak isteyen haykıramadıktan sonra her şeyi, anlaşılmaz olarak kalmaya mahkûmdur zaten!

Hiç yorum yok: