3 Mayıs 2010 Pazartesi

Fatih sultan Mehmet…


Mobydick in yazarı bir gün newyorktan gemiye biner ve istanbula gelir…sene 1956… üsküdara geçer Anadolu hisarına kadar gelir karşıya bakar… karşıda rumeeli hisarı vardır elinde bir kağıt onunla hisarı karşılaştırır ve der ki; çok önemli anlaşmalara imza atan liderler gördüm çok önemli eserlere imza atan sanatçılar gördüm ama ilk defa bir şehrin ortasına taşlarla imza atan lider görüyorum…” evet elindeki kağıtta fatihin imzası vardır ve Rumeli hisarı fatihin imzası şeklindedir… kimse bize tarih derslerinde bundan bahsetmiyor…( tuğrası değil imzası)

Fatih sultan mehmetin Topkapı sarayında sergilenmeyen bir resim defteri varmış, 13 -14 yaşlarında resimler çizmiş hayal gücünü anlatmış bir çocuk için 1453’ü bilmek kadar önemlidir o resim defterini görmek… bize neden göstermiyorlar o defteri…

ünlü bir filozof şöyle demiş “ bir şehir için önemli üç şey vardır: kanalizasyon, hamam ve kütüphane. Kanalizasyonla şehirlerimizi temizleriz, hamamda bedenlerimizi vekütüphanede ruhlarımızı temizleriz” bu filozof kim mi? Fatih sultan Mehmet… bize neden bu sözden bahsetmiyorlar…

eskiden kıraathaneler vardı bu ülkede kıraat okumak demek kıraathanede okunan yer şimdi o kıraathanelerin hepsi kahvehane oldu boş zaman geçirilen yer oldu yani… çünkü artık oralarda kimse kitap okumuyor gazetelerin ya iş ilanları yada spor sayfası okunuyor. O yüzden kıraathane demek artık manasız oluyor…

Hiç yorum yok: