12 Ocak 2010 Salı

haRRbiden gerçek üstü konuşmalar 6 ( karanlıkta kalmak)


alp:
şair çatal yürekli olur meselesine gelince; baştan beri hep bunu yapıyoruz ,şair böyle olur ,böyle olmaz ; sonra ara ara diyoruz ki : şair her şekil olur her şey olur sınır tanımaz, onu bi kalıbın içine koyamayız . naif yürekli şair de olur ki bana göre en güzeli odur, çatal yürekli de olur sokar zehirler de sana göre de o güzeldir... burada mesele şaire bi elbise dikmek olmamalı önemli olan bu rengarenk şairler dünyasında ortak bölenin en müşterek güzelliğinde buluşmak olmalı , çatal yürekle sokup zehirlemekten kasıt kötü olana iyiyi zerk edip onu müspet yönde zehirlemek olmalı, senin kin ve nefretten kastında kötülüğün civarından geçmeyen bi duygu olmalı yani seni reddeden bi kadına kötülük düşünmüyorsun ona kin duyduğunu söylerken ona ulaşamamanın acısı içinde kinmiş gibi duruyor…
karanlık taraf gizemlidir insanı çeker ama asla karanlık tarafta olmak için gitmezsin oraya gizemini merak eder gidersin... karanlık taraf her zaman daha güçlüdür çünkü o kurallara uymak zorunda değildir ondan her şey beklenir önemli olan ise oyunu kural dışına çıkmadan kazanmaktır... tıpkı bir futbol maçında bir hakemin beşiktaşın ofsayttan yediği golde, ofsayt bayrağını kaldırmaması gibi. rakip haksızlıkla karanlık taraf olarak öne geçmiştir ve sen “bu haksızlık” diye isyan edersin çünkü sen kuralına göre oynuyordun onlar kuraldışına çıktılar...
kuzen futbolu şairliğimizden uzak tutalım, ikisi yanyana olmaz derken; futbol üzerine şiir mi yazmayalım diyorsun yoksa futbol konuşurken şairlik kisvemizi çıkarıp atalım mı diyorsun bunu tam anlamadım:))))
belki taraf olmadan aynaya her açıdan bakmak kolay olandır, zor olan bi taraf iken her taraftan bakabilmektir...

dünya hangi gün düzelir? meselesi
herkes adam olduğunda…. ve adam olmanın da üç şartı var
1-sana kötülük edene iyilik edeceksin
2- senden esirgeyene cömertlik edeceksin
3- senlen bağını koparanla yeniden bağ kuracaksın

ne zaman adam oluruz şair güzel anlatmış

ne zaman adam gibi adam oluyor insan
çok gezdiğinde mi?
çok gördüğünde mi?
çok bildiğinde mi?
çok ünlü, çok zengin olduğunda mı?
çok sevildiğinde mi?
yoksa bunların hepsi bir kenara
adam gibi sevdiğinde mi?

bu şiirin altına not düşmüşüm

ben senle adam oldum güzel kız...

Çağlar Şahin
şiir can dündarın şiiri gazetede okumuştum. can dündar da mevlananın şiirini harfiyen çalacak değil ya.bence tamamını okumalısın.internet bir kenera her yazılı olan da doğrudur kesindir değil tabi. ay takvimi güneş takvimi herşey göreceli kuzen. şartlar değişirse sonuçlarda değişir. insan statükonun sonuçlarına köre kurallar koyar buda onlardan işte. yani dünya biraz daha uzak olsa güneşten 365 yerine 370 günde yıl olurda buda bizim bütün bildiklerimizi. bütün geçmiş tarihimizi kronolojimizi alt üst ederdi. ki bunun böyle olmadığını söylemek mümkün değil yani. 1 milyar önceki dönüşle şimdiki aynı değildir muhtemelen. ama bunu algılamanın tek yolu bir teori ve bilimin kendisine inanmakla mümkün kılınabilir.
şair tanımı vardır kuzen ve mutlak doğrudur. ama özellemedir bu ve değişmesi gerekir sürekli. şu andaki statikoya göre benim tarifim budur. belki yarın değişir ama kim bilirki. şairin zehiri benzetmesi anilikle alakalıdır, şiiri okursun ve damarlarında artık o duygu vardır. dünyaya bakışında bir farklılık olur. şair gibi düşünür olursun artık. şair kötülükle beslenmemeli hiç kimse kötülükle beslenmemeli ama yeri ve vakti geldiğinde heybeden bir parça hakaret. kinaye, küfür çıkarabilmeli.
sen diyorsun ki kötülük edene iyilik et. bu bir tezdir. bende diyorumki zalim allahın kılıcıdır ve lazımdır. yeri geldiğinde o kılıçla saldırmalısın zulmün üstüne. ki böyle olmasa beygamberler neden savaşsınlar. savaşlar aslında barış içindir. barışlarda savaşa hazırlık vaktidir. yani savaş insanın doğasına aykırı değildir. ve bir hitler sözü."Savaşlar insanın hijyenidir" bir açıdan doğru binlerce açıdan yanlış bir söz. ama doğru kısmını algılamak lazım.
benden esirgeyene cömertlik etmem kuzen. benden esirgeyeni muhtaç ederim kendime. beni aramayanı aramam. bana bir adım gelene ben bin adım giderim. ama senin söylediklerin varya. işte onlar eşitlik ve karşılıklılık esasına aykırı. her şey eşit olmalı kuzen. sevgi eşit olmalı. vermek ve almak arasında sürekli tesadüfler olmalı. sevgide ve nefrette eşit davranmalı insan. işte bu bir diriliş meselesidir. insanın kendi içinden yeniden dirilişi. bu senin dediğinin insanı götürdüğü yol sorgusuzluk. kabullenmişlik olur ki. buda bizi 6 milyarı yöneten 1 milyon gibi bir hale sokar.

karanlık taraf kuzen inan acımasız. sekülerlik insanı bu yola götürecek. kanundan korkmayan. tanrıdan korkmayan. insandan korkar mı? korkmaz. sonumuz iyi olmayacak görüyorum. tek çare insan kendinden korkacak. düşüncelerinin kendine zarar vermesinden korkacak ve kendini düzeltecek bu yolda ilk öğreti. arınmak kuzen. bence ilk bunla başlamalı insan. önce bildiğini sandığı herşeyden arınacak. öğretilerinden kurtulacak. sonra yeniden bir bilinç oluşturacak kendince. tagrutluksa tagrutluk yapacak. sonra yaşama ve insana başka mana ile bakacak.bir tanrının bir mesihin bir felsefenin arkasında durmayacak. herbirinden birşeyler katarak kendini yeniden yaratacak.

ben senle adam oldum güzel kız diyorsun. nazım da öle demiyor mu "aşık olmayan bir halt olamaz" diye. belkide budur kim bilirki? ben bilmiyorum. arama görevindeyim şimdilik ve sürekli mesaj atıyorum. "maydey maydey görev yerinde aramaya değecek bir şey yok. göreve devam ediyorum yinede".

Hiç yorum yok: